Depremin yaralarını sarmaya çalışan Türkiye’den hareketli görüntüler gelmeye devam ediyor.
Pençe Kartal-2 Harekat Bölgesi’nde bulunan Gara’da 13 Şubat 2021’de terör örgütü PKK tarafından şehit edilen Eskişehir Jandarma Uzman Çavuş Mevlüt Kahveci’nin 2. yıl dönümü dolayısıyla mevlit vermek isteyen annesi Ayşe Güler Ölümünün hazırlıkları yaklaşık 5 ay önce başladı.
Şehit maaşı ile her ay erzak ve diğer ihtiyaçlarını oğlundan karşılayan Ayşe Güler, evinde okutacağı mevlid için 400 kişilik yemek hazırladı.
Yemeği Eskişehir Öğretmenevi’ne götüren Ayşe Güler, depremzedelerle öğle yemeği yedi.
İl Milli Eğitim Müdürü Pervin Töre eşliğinde Kuran-ı Kerim tilaveti ile başlayan öğle yemeğinde zaman zaman duygulu anlar yaşandı.
“Oğlumun mevlidinde dağıtmak için bu yemekleri hazırlamak niyetindeydi”
Ayşe Güler, şehit oğlunun mevlidi için hazırladığı yemeklerin depremzedelere verilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. “Bu yemeği kendim yaptım, dürümü, pilavı ve tüm malzemeleri oğlumun emekli maaşı ile aldım. Her ay bir eser alıp 400 kişilik yemek yaptım ve Allah burayı nasip etti. Sudan yağa kadar her şeyi getirdim. Aslında kahveci oğlum Şehit Mevlüt için cumartesi günü meskenimde Mevlid-i Şerif okutacaktım. Ama dediğim gibi buradaydı. Burada herkes hayır işi yapıyor, çok güzel hizmetler yapılıyor ve burada her şey çok güzel. Depremzedeler için çamaşırlar yıkanır, temizlenir, güzel bir yer sağlanır, ne bileyim güzel bir hizmet var, Allah razı olsun. Mağduru olduğum Allah’ım devletimize zarar vermesin. Bu yemekleri oğlumun mevlidinde dağıtmak için hazırlamayı düşünmüştüm ama şansım yaver gitti ve hepsini buraya getirdim.”söz konusu.
“Onlarla duygulandım, yanlarına oturdum”
Şehidin annesi Ayşe Güler, yemek hazırlamak için aldığı malzemeleri kimseden takviye almadan sadece oğlunun bıraktığı şehit aylığı ile aldığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
4 ay önce hazırlanmaya başladım, burası hakkında hiçbir fikrim yoktu, sadece 18 Şubat Cumartesi günü oğlum için yapacaktım. 60 kilo et, 60 kilo dürüm, patates ve pilav aldım. Suyunu, kaşığını, tabağını herşeyini aldım buraya getirdim çok güzel oldu. Burada çok güzel Kur’an okuyorlar, çok iyi karşıladılar ve çok duygulandım, böyle bir şey beklemiyordum, evde yapacaktım. Her ay oğlumun maaşıyla aldım, şehit maaşıyla yaptım. Depremzedeler sevindirildi. Onlara verdim, çok güzel oldu, çok mutlu oldum, çok eğlendim. Onlara baktım, onlar da huzurlu, yerleri güzel, oturuyorlar. Onlardan etkilendim, yanlarına oturdum, Allah hepinizden razı olsun, devletimiz düşmesin.
